Zak Brown, Piastri transferi üzerinden Alpine’le dalga geçti: “Teşekkürler Otmar”

Alpine akademisinin bir üyesi olan Piastri,  olaylı bir sürecin ardından McLaren’a katıldı ve burada gridin en iyi sürücülerinden biri haline geldi. Bu da Brown’a, bu transfer hamlesinden dolayı gurur duyma fırsatı verdi.

Ağustos 2022, yalnızca meşhur bir tweet’e değil, aynı zamanda F1 sürücü piyasasında büyük bir değişime de sahne oldu. Piastri, Alpine’in Fernando Alonso’nun yerine geçmesini beklediği isimdi; ancak genç sürücü bunun yerine McLaren’a geçeceğini açıkladı.

Alpine, Piastri’nin hâlâ kontratlı bir sürücü olduğunu iddia ederek konuyu FIA Sözleşme Tanıma Kurulu’na (CRB) taşıdı. Ancak kurul, Piastri’nin serbest bir sürücü olduğuna ve McLaren’a katılmakta özgür olduğuna hükmetti.

Bu karar, o dönem Alpine Takım Patronu olan Otmar Szafnauer dahil birçok ismin sert tepkisini çekti.

Öte yandan McLaren, bu tartışmalara pek aldırmadı ve Piastri’ye uzun vadeli bir kontrat sundu. Bu sözleşme daha sonra birkaç kez uzatıldı; McLaren genç sürücüye duyduğu güveni açıkça gösterdi.

Şu anda Piastri’nin şampiyona lideri olmasıyla, Zak Brown Alpine’e gönderme yapmadan duramadı: “Lando’yu altyapımızda yetiştirdik, Oscar’ı da bir sonraki Lando olarak gördük,” 

“Alpine orada büyük bir hata yaptı. Teşekkürler Otmar.”

“Oscar’ı kadromuza kattık ve o müthiş bir iş çıkardı. Şu anda iki inanılmaz rekabetçi sürücümüz var.”

Otmar Szafnauer, Team Principal, Alpine F1 Team, Zak Brown, CEO, McLaren Racing, Guenther Steiner, Team Principal, Haas F1 Team, in the team principals Press Conference

Fotoğraf: Motorsport Images

Alpine adına suçun kimde olduğu konusu tartışmalı kalsa da olay Alpine için utanç verici bir durum haline geldi. İki yıl sonra görevden alınan Szafnauer, kendisine haksızlık yapıldığını savundu.

Szafnauer, High Performance Podcast’te yaşananları şöyle anlattı: “Oscar’ın F2 kariyerinden sonra Alpine’in onu F1 sürücüsü yapma opsiyonu vardı. Ancak bu opsiyon süresinde kullanılmadı.”

“Kasım ayında, bu opsiyonu devreye sokabilecekleri iki haftalık bir zaman aralığı vardı ve bunu yapmadılar.”

“Sonrasında CRB sürecine gelindiğinde, Alpine dava kaybetti çünkü başvurular yanlış yapıldı. Bir basın bülteni yayımlandı ve bu bültende benim fotoğrafım vardı.”

“Birincisi, olayla benim hiçbir ilgim yoktu. Hatta o sırada orada bile değildim. İkincisi, bana bağlı olmayan iletişim departmanı, o dönem Alpine’deki yetkililerin beceriksizliğini gizlemek için benim fotoğrafımı kullanmanın iyi bir fikir olduğuna karar verdi.”

“Bu olay, Alpine organizasyonunda güvenilmez ve bana karşı çalışan bazı kişilerin olduğunu açıkça gösterdi.”